Erkan, 1999 depreminde ailesini yitirmiş, amatör olarak beste ve şarkı yapan bir müzisyendir. Amatör şarkıcıların şarkılarına yer veren bir radyoya, çalınması için kendi şarkılarını da gönderir. Aradan uzun zaman geçmesine rağmen şarkılarının çalınmaması üzerine radyonun DJ’i ile görüşmeye gider. DJ’nin üstten tavrı ve bekleyişin yarattığı öfkeyle DJ’i bağlayıp kendi şarkısını zorla da olsa çaldırmak için radyoya kilitler. Radyoda şarkısının çalınması onun için bir anlamda bastırdığı iç sesinin de dışavurumu olacaktır fakat DJ’nin yayın odasından kaçıp Erkan’ı oraya kilitlemesi, kendisinin de odanın dışında kilitli kalması, Erkan’ın katlandığı bunca zahmeti de baltalamıştır. Korkunun ve esaretin girdabına düşen Erkan, bundan kurtulmak için türlü yollar denese de başarılı olamaz. Onu odaya kilitleyen DJ’i de kapıyı açması için ikna edemez. Çıkışsızlığa eşlik eden ve onu o zamana değin susturan korkusunu alt etmek için de kendi şarkılarını canlı olarak söylediği ve “radyo tiyatrosu” formatında olduğunu iddia ettiği bir radyo programı yapmaya başlar. Her şarkıda duyulmak isteği daha da perçinlenir ve nihayetinde bunca zamandır içinde bastırdığı ve onu suskunluğa iten sebepleri dile döker.

DİSS; susmak, duyulmak, susturmak, anlatmak ve anlaşılmak odağında, gerçekleri perdeleyip şarkılarla anlatmayı yeğleyen bir müzisyenin, bastırdığı iç seslerindeki tüm perdeleri kaldırıp suskunluğunu bozmasına giden süreci konu alır.